Ana sayfa KÜLTÜR Fotoğraftaki Kız

Fotoğraftaki Kız

335
0
PAYLAŞ

Fotoğraf sanatçısı Hans Gutmann, İspanya İç Savaşı’na katılan Alman gönüllülerden biriydi. Aslında İspanya’ya 1936 yılının yazında Halk Olimpiyatları için gelmişti. Ancak, olimpiyatlar başlamadan önce, 18 Temmuz’da, ülkenin her yerinde silâhlar patlar. Hans Gutmann, faşist ayaklanmaya karşı çarpışmaya karar verir ve bir müddet sonra ismini de Juan Guzmán olarak değiştirir.

Hans Gutmann, 21 Temmuz 1936 günü Hotel Colón’un terasına çıkacak ve orada sağ omzuna asılı M1916 Spanish Mauser tüfeğiyle 17 yaşındaki bir kızın fotoğrafını çekecektir. Fotoğraftaki kızın kimliği çok uzun yıllar boyunca merâk konusu olacaktır. Oysa, fotoğraftaki kız, Marina Ginestà’ydı. 29 Ocak 1919 günü Fransa’nın Toulouse kentinde emekçi sınıfından sol eğilimli İspanyol bir ailenin kızı olarak dünyaya gelmişti. Aile, Marina 11 yaşındayken Barselona’ya döner. Marina, Fransızca, Katalanca ve İspanyolca biliyordu. Bu yüzden onu İç Savaş başladığında Mikhail Kolstov’un tercümanı olarak görevlendirmişlerdi.  

Kolstov, 8 Ağustos’ta Barselona’ya gelip, önce Hotel Colón’da kalan komünistlerle, ardından da 10 Ağustos’ta Escuela Náutica’da anarşist sendikacı Juan García Oliver ile görüşmüştür. Kolstov’un Juan García Oliver’i, “esmer, yakışıklı ve sinematografik” bir kişi olarak tarif ettiğini biliyoruz. Juan Garcia Oliver, ona puro ve konyak ikrâm edip, Durriti ile görüşmesini söyler. Bunun üzerine Kolstov 14 Ağustos’ta Durriti ile buluşur. Marina Ginestà bu görüşmede Kolstov’un yanındadır. Kolstov da Marina’yı “tüfeği olmadan tek bir adım bile atmaz” diye kayda geçirir. Oysa, Marina, yıllar sonra, İspanya’da hiçbir çatışmaya katılmadığını, eline sadece fotoğraf çekimi sırasında silâh aldığını söyleyecektir. Oğlu Manuel Periáñez annesinin bu beyânına hiç inanmamıştır ama, Marina Ginestà’yı, 21 Temmuz’da çekilenlerin dışındaki İspanya fotoğraflarında M1916 Spanish Mauser’iyle göremiyoruz. 1936 yılında Bujalaroz’da çekilen bir fotoğrafında Kolstov ile birliktedir. Üzerinde şartlara uygun olmayan çok şık bir takım vardır ve saç kesimiyse pek asrîdir. Aynı yıl içinde Tardienta’da erkek kardeşiyle birlikte çekilen fotoğrafı için de farklı şey söyleyemeyiz.

Marina Ginestà, İç Savaş yıllarının büyük kısmını, València’da geçirmiştir. Barselona düşerken ise İspanya’dan gemiyle kaçmak amacıyla Alicante’ye geçer. Ama, İtalyan birlikleri kente girince, bir arkadaşıyla birlikte Pireneler yoluyla Fransa’ya gitmeyi kararlaştırırlar. Pierre Broué ve Emile Temime bu yolun sorunsuz olduğunu yazarlarsa da, pek doğru değildir. Günümüzde “F-Yolu” olarak bilinen “Lister Yolu” ve yalçın dağlar, aslında insanın ölümle yüzleştiği yerlerdi. Marina’nın arkadaşı da o yolda ölür, Marina ise düşüp kolunu kırar. Yaralanmasına rağmen Fransa’ya geçmeyi başaracaktır. Birkaç ay boyunca ebeveynini ve kardeşini arar. Onları bulur. Alman işgali üzerine Ginestà ailesi bu defa da Montpellier’den ayrılır ve yorucu bir mücâdelenin sonunda mülteci olarak Dominik’e kabûl edilir.

Ginestà ailesi “De La Salle” gemisindeyken, Marina, İç Savaş’tan arkadaşı Manuel Periáñez’e rastlar. Evlenirler. Marina ile Manuel çifti oğullarına da Manuel ismini verirler. Bir süre sonra Trujillo’nun rejiminden kaçıp Venezuela’ya taşınırlar. Oradayken kocasından boşanır ve Belçikalı bir diplomatla ikinci evliliğini yapar. 6 Ocak 2014 günüyse, uzun yıllardır yaşadığı Paris’te, 94 yaşındayken hayata vedâ eder.

Beni Hans Gutmann’ın çektiği fotoğraftan çok hep Marina’nın Ramón Mercader ile ilişkisi heyecânlandırmıştır. Ramón Mercader, Marina’nın yaşamındaki bir sırdı ve çok uzun yıllar boyunca da öğrenilemedi.  

 

Biliyorum, “Ramón Mercader de kimdir?” diye soracak pek çok kişi var.

Ramón Mercader, Troçki’yi öldüren adamdır.

Önümde bir fotoğraf var. 1935 yazında El Prat’ta çekilmiş. Soldan sağa doğru sayarsak, üçüncü kişi 16 yaşındaki Marina Ginestà. Arkasındaysa 20’li yaşlarının başında yakışıklı bir oğlan poz veriyor. Marina ona yaslanmış gibi. Bu oğlan, Ramón Mercader’dir.  

Marina Ginestà 16 yaşındayken 22 yaşındaki Ramón Mercader ile çıkmaya başlamış. Muhtemelen bir yaz ilişkisiydi. Bu ilişkinin açığa çıkmasıysa ancak Joseph Losey’in 1972 yılında çektiği “Troçki Suikasti” filmiyle olur. Marina, filmi oğlu Manuel Periáñez ile birlikte seyretmeye gider. Manuel, annesine, Joseph Losey’in Ramón Mercader’i Alain Delon gibi çok yaşıklı birine oynatmakla hatâ yaptığını söyleyince, Marina’nın suratı kıpkırmızı kesilir ve oğluna “Ramón Alain Delon’dan çok daha yakışıklıydı!” yanıtını verir.

Manuel, filmden sonra, annesiyle birlikte geçirdiği 1960 yılının sonbaharındaki bir hafta sonunu anımsayacaktır.

” … Marina, elindeki bir Paris Match dergisiyle yanıma gelip, Ramón Mercader’in tahliye haberini göstermişti. Ramón Mercader’in annemin Barselona’daki sevgilisi olduğunu da ilk o gün öğrenmiştim. Annem, dayım Albert’in ve Sosyalist Gençlik’ten birkaç arkadaşının aracılığıyla Ramón ile tanışmış. Oğlanların içinde en çapkını oymuş, ama Ramón’u Komünist Don Juan olarak kabûl etmişler. Bir ara annemle Ramón arasında evlilik bahsi bile geçmiş. Ne var ki, Ramón’un bir Rus ajanıyla yaşayan annesi Caridad bu fikre şiddetle karşı çıkmış,” ( The Volunteer, C. 37, S. 2, Haziran 2020 ).

Marina ise o günleri yıllar sonra şöyle anlatmıştır:

” … o zaman çok gençtik ve Barselona da modern bir şehirdi. Sinemaya gitmeye bayılıyorduk. Hepimiz Greta Garbo’yu ve Jean Harlow’u severdik. Bense Gary Cooper’a âşıktım. Onun Barselona’ya gelen western filmlerini hiç kaçırmadık. Onlar da Lenin ve Stalin kadar bizim kahramanlarımızdı. Yani, sinema ve politika olarak, yanılsamalarla dolu iki dünyayı birden yaşıyorduk,” ( The Volunteer, C. 37, S. 2, Haziran 2020 ).        

Ramón Mercader Troçki’yi öldürmekten 20 yıl hapis yatmıştır. Gerçek kimliği ortaya çıkana kadar 6 yıl boyunca her gün iki defa dövülür ve penceresiz tek kişilik bir hücrede tutulur. Troçki’yi öldüren adamın fotoğrafları gazetelerde yayımlanınca, İspanya İç Savaşı’na katılan pek çok kişi onun Ramón Mercader’e benzediğini söylemelerine rağmen, o Jacques Mornard kimliğinde ısrârcı olmuştur. Ama, annesi Caridad bir hatâ yapar. 1941 ile 1943 arasında yaşadığı Taşkent’te iken, kendisi gibi Sovyetler Birliği’nde bulunan İspanyol mültecisi bir akrabasına, Troçki’yi oğlu Ramón’un öldürdüğünü söyler. Bu adam 1946 yılında Batı’ya iltica edince, ilk işi Troçki’yi öldüren kişinin Ramón Mercader olduğunu açıklamak olur.

Pavel Sudaplatov anılarında şöyle yazar:

” … Ne tuhaftır ki, Ramón bu sayede her gün dayak yemekten ve tecritten kurtulmuştu. İsminin Ramón Mercader olduğu ve varlıklı bir aileden geldiği kanıtlanmış, İspanya polisindeki kaydı Meksika’ya getirtilmişti. Bu durumda Ramón’un gerçek kimliğini kabûl etmekten başka çâresi yoktu, ” ( Özel Görevler, s. 104, 2015 ).

Troçki’yi öldüren adam gerçek isminin Ramón Mercader olduğunu kabûl etmesine rağmen, kendisinin bir NKVD ajanı olduğunu, Troçki’yi öldürme emrininin Stalin’den geldiğini ve Utka Operasyonu’na kimlerin katıldığını söylemeyecektir. Muhtemelen operasyonun beyninin Pavel Sudaplatov olduğunu o da bilmiyordu. Çünkü, Sudaplatov, anılarına, “Gerçek kimliğim 58 yıl boyunca Sovyetler Birliği’nin en iyi saklanan sırlarından biri olduğundan, ancak beni başka isimlerle tanıyor olabilirsiniz” notunu düşmüştür. Sudaplatov’u okurken, çok kişi gibi ben de şaşkınlık yaşadım. Anlattığı suikastları, sabotajları ve câsûsluk faâliyetlerini biliyordum ama, yıllar boyunca araştırıp da haklarında bir türlü bilgi bulamadığım isimlerin aslında Pavel Sudaplatov’un sahte kimlikleri veya kod isimleri olduklarını yeni öğreniyordum.

Pavel Sudaplatov, anılarının Türkçe baskısının 53’üncü sayfasında, “Ramón Mercader ile ilk defa Barselona’da kaldığım sırada tanıştım. Franco saflarının gerisinde yürütülen bir eylemden yeni dönmüş olan bu teğmen, henüz yirmili yaşlarında yakışıklı bir gençti,” der. Şâyet yazdığı doğruysa, tanışmaları, Konovalets’i bombayla havaya uçurduktan sonra sahte Polonya belgeleriyle girdiği İspanya’da bulunduğu üç hafta içinde olmuş ve Ramón da onu Polonyalı gönüllü olarak tanımıştır. Ama, 95’inci sayfada, “Ramón ve Caridad Mercader’i ilk defa Paris’te gördüm” diye yazacaktır. Sudaplatov Paris’e de sahte kimlikle gelmiştir. Bana kalırsa, Sudaplatov, sadece üç hafta kaldığı İspanya’daki bazı şeyleri karıştırmaktadır. O ve Ramón gerçekte ilk defa Paris’te karşılaşmış olabilirler. Aradan 30 yıl geçince de, 1969 yılının karlı bir kış günü, Moskova’da bir öğle yemeğinde yeniden buluşacaklardır. Ramón’un onun gerçek kimliğini ancak o gün öğrendiğini sanıyorum.

Sudaplatov “20 Ağustos 1940 günü yaşananları Ramón’un ağzından tüm ayrıntılarıyla bu yemekte dinledim” diye yazacaktır ( Özel Görevler, s. 101, 2015 ).                      

Ramón Mercader, Palacio de Lecumberri’den, 6 Mayıs 1960 günü tahliye olunca,   kendisine “Jacques Vendendreschd” ismine düzenlenmiş bir diplomatik pasaport verilmiştir. Önce Kuba’ya, ardından da 1961 yılında SSCB’ye gider. Bir süre Leningradskaya Oteli’nde ve Sokol istasyonu yakınlarındaki dört odalı bir apartman dairesinde kalır. Karısıyla birlikte Moskova yakınlarındaki Krátovo’ya yerleşmesi daha sonradır. Pavel Sudaplatov’un yazdığına göre, 1963 yılında Arthur ve Laura isimlerindeki iki İspanyol çocuğunu evlâd edinirler. Çocukların ebeveyni Ramón Mercader’in İspanya İç Savaşı’ndan arkadaşlarıdır. Çocukların annesi küçük kızı doğururken yaşamını kaybetmiştir, babalarıysa İspanya’da ölmüştür ( Özel Görevler, s. 105, 2015 ).    

Ramón Mercader’in ve karısı Roquelia Mendoza Buenabad’ın ilişkisi Palacio de Lecumberri’de başlamıştı. Bu konuda Life dergisinin 28 Eylül 1959 günlü sayısında Isaac Don Levine’nin “Secrets of an Assassin” isimli bir makalesi yayımlanacaktır. Derginin 122’nci sayfasında yer alan Ramón’un Roquelia ile fotoğrafının altına “Hapishânedeki Lüks” başlığı atılmıştır. Yazıda, Roquelia’nın bir gece kulübünde şarkıcılık yaptığı vurgulanıyor.

Ramón Mercader 18 Ekim 1978 günü Havana’da akciğer kanserinden 65 yaşında vefât etti. Na’şı Moskova’daki Kúntsevkoye Mezarlığı’na Ramón Ivanovich Lopez ismiyle defnedildi. Son sözünün, “Troçki’nin çığlığı peşimi hiç ama hiç bırakmadı. Şimdi onun beni öteki dünyada beklediğini biliyorum!” olduğu söylenir…      

BİR CEVAP BIRAK

Yorum yap!
Adınızı giriniz